Borges Defteri:Edebiyat-Plastik Sanatlar-Sinema- Müzik Eksenlidir...
Published Pazartesi, Aralık 10, 2012 by borges defteri. 

gözlerinizin içinden dünyaya yayılan sonsuz ilham
payınıza düşen satırlar, yalnızlıklar,
isyan eden kaleminiz,
dolan kağıt,
ve tek bir sözcük;
sonra ritim;
uynadırma...
Borges Defteri
Published Cumartesi, Aralık 08, 2012 by borges defteri. 
Bu odada karardım
siyahlaştım ben- kevgirden,
akan sularla ıslandı taşlar,
ufak saksıların toprağına
oradan yürüdü can. Şimdi
birkaç filiz, gölgenin yetkin
kararlılığında patlamaya yatkın
tek tomurcuk: Bir çiçek açsa,
simsiyah, kırmızıdan daha kara,
kendi kokusundan solacak.
Bu odada karardım,
Kapandı içimdeki kepenkler,
Rüzgar zorluyor bazı geceler,
Boyaları yaslanıyor. Duyabilirim
Dinlesem. Biri yaklaştığında- kimse yaklaşmaz. Dokunabilirim elimi
Uzatsam. Uzaktan gelip demir
Korkuluğa konmuş şu şaşkın kuşa,
Dokunamam. Bu odada birbaşıma,
Zamanı ören zamanlardan başka.
Enis Batur
[Ağırlaştırıcı sebepler divanı]
6 45 Yayın
Published Perşembe, Aralık 06, 2012 by borges defteri. 
Vladimir Mayakovsky’nin Son Şiiri
Geride bıraktığı kısa vasiyet yazısı intihar ettiğinde masanın üzerinde duruyordu, son şiiri ise (muhtemelen aynı gece ve hemen hemen aynı saatlerde kaleme aldığı şiir) ceketinin cebinde bulundu. Giderken hüznün, ölümün, şiirin rengini, sırrını avucunda sıkı sıkıya tuttuğu gibi tuttu son dizelerini, kalbinin üstünde. Ondan sonra geceler yine aynı, kederler aynı ve şairi, yazarı, ressamı kuşatan zorluklar da aynı, bütün bu zorluklara göğüs geren içtenlikli tüm kalemlerle beraber yeryüzünün bir yığın hapishanesinde hiç yere tutuklu kalan yazarlar-şairler yeryüzünün en cesur varoluşlarıdır, günlük yüzeysellikler, pop köşe kapmaca oyuncuları ve politik gayya kuyusuna sözde iblis taşı atanlar, gazete köşelerinden durmaksızın beyinleri zehirleyenler, hakikatin yer yer ırzına geçenler değil! Cesaret kavramı öyle ulu orta harcı alem bir sözcük değil, hele ki günümüzün güç, iktidar yalakası, ya da sözde karşıtı, müptelası müptezeller için harcanılacak türden hiç değil..Üzgünüz, ama öyle! Biz yine de Mayakovsy’nin aşk kayığının akıbetini anımsayarak, onun yüce anısına, son şiirini hep beraber bir kez daha okuyalım.. / Poetic Mind
Saat dokuzu geçiyor,
Yatağa girmiş olmalısın
Gece boyunca
Saman yolu gümüş nehirde akıyor,
Acelem yok,
Seni uyandırmaya ya da merakta bırakmaya
Söyledikleri gibi dosya kapandı.
Aşk kayığı günlük melal (dalgalarıyla) parçalandı
Şimdi ben ve sen o sessizleriz artık
Kar-Zarar tasası, yarası ve kederi de neyin nesi?
İzle, evrene çöken sessizliği,
Yıldızların hürmetine gece gökyüzünü nasıl da kaplıyor.
Böylesi saatlerde insan yerinden kalkarak,
Tarihe karşı
yaratılışın görüntüsü ve yüzyıllara karşı söylemde bulunmak ister.
Şiir: Vladimir Mayakosky
Çev. Poetic Mind